Yunan Mitolojisi Bereket Tanrısı Kimdir?

Yunan mitolojisi Bereket Tanrısı; Priapos olarak tasvir edilmektedir. Afrodit ve Dionysos’un birleşmesinden doğan oğlu Priapos; bereketi simgelediği gibi doğayı, kırları, denizleri ve hayvanları da simgelemektedir. Priapos; Lampsakos adlı şehrin hâkimi olarak rivayet edilmektedir. Afrodit’in yasak aşkından doğan Priapos; Hera tarafından çirkin olmakla lanetlenmiştir.

Priapos o kadar çirkindir ki annesi Afrodit tarafından 12 Olympos tanrılarının arasına kabul edilmemiştir. Bereketi simgelemesinin yanı sıra fiziki aşkı da simgelemektedir. Kırların, bahçelerin de koruyucusudur. Antik Yunan mitolojisinde herhangi bir olaya veya kaosa karışmamıştır. Balıkları, sürüleri ve arıları da koruyan Priapos; frigya şapkası takmış bir erkek olarak tasvir edilmektedir.

Yunan Mitolojisi Bereket Tanrısı Ve Doğumu

Yunan mitolojisi Bereket Tanrısı; şarap tanrısı Dionysos ve güzellik tanrıçası Afrodit’in oğludur. Dionysos Hindistan’a gittiği zaman Afrodit; bir başka aşığı Adonis ile aşk yaşamaya başlar. Bunu gören Hera; Afrodit’in sadakatsizliğine çok sinirlenmiştir. Dionysos’un Hindistan’dan dönmesinden sonra Afrodit; karnındaki bebeği doğurmak için Lampsakus’a gitmiştir.

Afrodit’i sadakatsiz davranışları yüzünden cezalandırmak isteyen Hera; Afrodit’in karnına dokunarak dünyanın en çirkin bebeğini doğurması için onu lanetler. Lampsakus’ta doğum yapan Afrodit ise bebeğin ne kadar çirkin olduğunu görünce oldukça şaşırır. Çünkü kendisi bir güzellik tanrıçadır ve bu kadar çirkin bir bebeği nasıl oldu da doğurdu anlayamaz. Priapos’un çirkinliği yüzünden Afrodit onu Olympos Tanrıları arasına kabul etmez. Priapos; eşek ile sembolize edilmektedir. Bazı kaynaklarda ise keçi olarak da tasvir edildiği görülmektedir. Kırların ve denizlerin koruyucusu olması sebebi ile Priapos’a; eşeklerin yanı sıra koyun, bal, süt ve balık gibi sunaklar hediye edilirdi.

Yunan Mitolojisi Bereket Tanrısı Ve Lotis

Yunan mitolojisi Bereket Tanrısı Priapos; eşeklerden nefret ederdi. Bu sebeple kendisi için kurban edilmesini isterdi. Eşekten nefret etmesinin sebebi ise; Hestia’ya tecavüz etmek için bir gece Hestia’nın uyuduğu yere gider. Bunu gören bir eşek ise anırarak Hestia’yı uyandırır.

Hestia’nın şiddetinden korkan Priapos ise çareyi kaçmakta buldu. Bir diğer rivayet ise; Poseidon’un kızlarından biri olan Lotis’e tecavüz etmek isteyen Priapos; gizlice ona yaklaşır. Bunu fark eden Lotis ise kendini Lotus ağacına çevirerek Priapos’un hainliğinden kurtulmayı başarır.

Yunan Mitolojisi Belgesel Önerileri

Yunan mitolojisi belgesel; bilgilendirme ve mitolojik öğeleri derleme bakımından pek çok kez çekilmiştir. Antik Yunan tarihi; tanrılar, tanrıçalar, mitolojik yaratıklar, titanlar gibi birçok efsaneye ev sahipliği yapmaktadır. Bu sebeple; belgesel dünyasının en beğenilen konuları arasında yer almaktadır.

Birçok mit ve efsaneden oluşan Antik Yunan mitolojisi; tarihi eserlere de konu olmaktadır. Tarihçilerin ve belgeselcilerin ortak olarak yürüttüğü projelerden; Antik Yunan sahnesine ışık tutmak amaçlanmaktadır. Yaratılış efsanesinden başlayarak bugün bilinen Zeus ve sonrasına kadar birçok olay örgüsünün bulunduğu Yunan mitolojisi; Roma mitolojisi için de rol model olmuştur.

Yunan Mitolojisi Belgesel Ve Yaratılış Efsanesi

Yunan mitolojisi belgesel çekmek isteyen kişiler arasında Yaratılış Efsanesi ve 12 Titanlar en çok tercih edilenlerdir. Antik Yunan mitolojisinin yaratılış efsanesi şu şekildedir; Khaos zamanı birleşen Gaia ve Uranus’un 6 kız ve 6 erkek çocuğu dünyaya gelmiştir. Titanlar olarak adlandırılan bu çocukların ilki ve en güçlüsü Kronos’tur. Ancak Gaia’nın Kykloplar ve Hekatonkheirler olarak adlandırılan ve görünüş itibari ile korkunç olan çocukları da vardır.

Bu çocuklardan tiksinen Uranus; onları Gaia’nın rahminin en derinine geri koyar. Bu durum karşısında hiddetlenen Gaia; en büyük ve en güçlü oğlu Kronos’u babasına karşı kışkırtır. Kronos; babasını hadım eder ve Tartaros’a hapsedilenleri geri çıkarır. Kronos; Tanrıların tanrısı olan Zeus’un babasıdır. Zeus ise babası Kronos’a karşı savaş açarak; titanları yenmeyi başarır. Böylece Olympos’un yönetimini kardeşleri ile birlikte ele geçirir.

Yunan Mitolojisi Belgesel İçerikleri

Yunan mitolojisi belgesel bakımından oldukça zengin içeriklere sahiptir. Birçok Tanrı, tanrıça ve yaratıktan oluşan mitolojinin; belgesel çekmek isteyenler için oldukça geniş bir skalası bulunmaktadır. Bu sebeple; mitoloji Tanrıları ve Tanrıçalarını, özelliklerini, güçlerini ve zaferlerini anlatan belgeseller bulmak mümkündür. Bunun yanı sıra mitolojinin efsanevi yaratıkları da bulunmaktadır.

Ejderhalar, Griffonlar, periler, cinler, Pan, Pegasus gibi birçok yaratığın konu edildiği mitolojini belgesellerinde; bu yaratıklar ve hikâyeleri de anlatılmaktadır. Bunun yanı sıra belgesellere konu olan bir diğer yaratık ise efsanevi deniz yaratığı Skylla’dır. Güzeller güzeli bir su perisi olan Skylla; Circe tarafından lanetlenir. 6 köpek başlı ve ahtapot kollu olarak tasvir edilen Skylla; denizcilere körfezde tuzak kurarak onları yemesi ile tasvir edilmektedir.

Yunan Mitolojisi Atlas Kimdir?

Yunan mitolojisi Atlas; Klymene ve Iapetos’un çocuğudur. 13 kardeş arasında en güçlü olan Atlas; insanlar için ateşi çalarak Zeus tarafından Kafkas Dağı’nın en tepesinde bir kayaya çivi ile ellerinden çakılarak cezalandırılan Prometheus’un da kardeşidir. Titan olan Atlas; tanrılar ve titanlar arasında çıkan savaşta Zeus’a karşı tutmuştur. Ancak Zeus’un galibiyeti üzerine; Titan Atlas cezalandırılır. Diğer tüm Titanları; Tartaros’a hapseden Zeus’un Atlas için başka bir planı vardır.

Yunan Mitolojisi Atlas Ve Gök Kubbe

Yunan mitolojisi Atlas; Zeus’un babasına karşı açtığı savaşta titanların tarafında yer almıştır. Savaş esnasında titanlara komutanlık eden Atlas; Zeus’un gözünden kaçmamıştır. Babasının Tartaros’a hapsettiği Kykloplar ve Hekatonkheirlerin yardımı ile titanları yenmeyi başaran Zeus; tüm titanları yeraltının en derin yeri olan Tartaros’a hapsetmiştir. Ancak Atlas için başka bir ceza düşünmektedir. Zeus; Atlas’a sonsuza kadar gök kubbeyi yerden yukarıda taşıma cezasına çarptırır.

Bir gün Herakles; tamamlaması gereken 12 görevden biri olan Hesperidlerin bahçesindeki altın elmaları almak için Hesperides’e gelir. Elmaların yerini sorduğunda ise Atlas onun için elmaları toplamayı teklif eder ve yükünü Herakles’e verir. Elmaları topladıktan sonra gök kubbeyi tekrar omuzlamak istemeyen Atlas; elmaları da kendine almak ister. Kurnaz olan Herakles; bu teklifi kabul etmiş gibi davranır. Ancak gök kubbenin kaydığını ve bu sebeple pelerinini düzeltmesi gerektiğini söyleyen Herakles; gök kubbeyi tekrar Atlas’ın omzuna yükler ve elmaları da alarak oradan uzaklaşır.

Bir rivayete göre ise Herakles bu olaydan sonra; Atlas’a acır ve Herkül sütunlarını inşa ederek Tıpkı Atlas’ın kardeşi Prometheus’u kurtardığı gibi Atlas’ı da bu yükten kurtarır.

Yunan Mitolojisi Atlas Ve Cezasının Sebebi

Yunan mitolojisi Atlas; omuzlarında gök kubbeyi taşımakla cezalandırılır. Bazı kaynaklara göre Zeus’un ona bu görevi vermesinin sebebi; toprak ana Gaia ile gökyüzü Uranus’u birbirinden sonsuza dek ayırmaktır. Bu sayede titanların sonsuza kadar ortadan kalkacağını düşünen Zeus; Uranus ve Gaia’nın birleşmemeleri için Atlas’ı aracı olarak kullanmıştır. Mitoloji’nin en bilinen efsaneleri arasında yer alan bu olay; tıpta kafatasını taşıyan son omuriliğin Atlas olarak anılmasını sağlamıştır.

Mitolojide Atlas’ın birçok kız çocuğu olduğu tasvir edilir. Bunlardan en bilineni olan Kalypso; babası ile birlikte titanların safında yer aldığı için kahramanlara âşık olmak ile lanetlendirilmiştir. Klypso’nun âşık olduğu kahraman ise Odysseud’tur. Efsaneye göre diğer kızları da Gece tanrısı Nyx’ten dünyaya gelmiştir.

 

 

Yunan Mitolojisi Athena Ne Tanrısıdır?

Yunan mitolojisi Athena; Yunan mitolojisinde zekâyı, sanatı, stratejiyi, ilhamı ve barışı sembolize eder. Tanrıların Tanrısı Zeus ve hikmet tanrıçası Metis’in kızı olarak dünyaya gelen Athena; Atina kentinin yöneticisi, koruyucusu ve Baş tanrıçasıdır. Şehrin ismi Athena adından esinlenilerek konulmuştur. Athena’yı temsil eden semboller ise; baykuş, kalkan, zeytin dalı ve mızraktır.

Baykuş; Athena’nın bilgeliğini, zeytin dalı; barışçıl kişiliğini, kalkan; korumacılığını ve mızrak ise; savaş stratejilerindeki zekâsının sembolize etmektedir. Athena; hep bir kalkan ile tasvir edilmektedir. Bu kalkanın üzerinde pek çok desen ve sembol bulunmasına rağmen en dikkat çekici olanı Medusa’nın başıdır. Bu kalkan sayesinde en güçlü orduları bile yenebilen Athena; aynı zamanda Zeus’un en sevdiği kızı olması sebebi ile babasının yıldırımlarını da kullanabilmektedir.

Yunan Mitolojisi Athena ve Doğum Serüveni

Yunan mitolojisi Athena; Zeus ve Metis’in kızı olarak dünyaya gelmiştir. Bilgelik ve hikmet tanrıçası olan Metis; Zeus’tan hamile kalır. Zeus ise bir erkek çocuğun doğmasını istememektedir. Erkek çocuk dünyaya gelirse kendisini tahtından edeceğini düşünen Zeus; tanrıça Metis’i yutar. İçinde yaşamasını ve kendinden bir parça olmasını sağladığı Metis; Zeus’un kafasında bir yumru olarak yaşamına devam eder. Ancak bir gün; Metis’ten kurtulmanın vakti gelir.

Zeus; ateş ve demir tanrısı Hephaistos’u çağırarak, başında şiddetli bir ağrı olduğunu ve alnına keskin balta ile vurmasını emreder. Zeus’a karşı gelmeye cesaret edemeyen Hephaistos; Zeus’un alnına şiddetli bir şekilde baltayı vurur. Zeus’un yarılan alnından güzeller güzeli, çakır gözlü Athena; zafer çığlıkları atarak çıkar. Baştan ayağa silahlar, kalkanlar ile donanmış bu güzel kız karşında tüm ölümsüzler hayranlıkla bakakalır. Athena; Zeus’un en sevdiği kızı olarak anılmaktadır.

Yunan Mitolojisi Athena Ve Sembolü

Yunan mitolojisi Athena; bakire tanrıça olarak adlandırılmaktadır. Hiç sevdiği olmayan Athena; tanrısal bakımdan da oldukça gizemli bir tanrıçadır. Atina’da bulunan Parthenon Tapınağı; Athena’nın bekâretini ve tanrılığın koruyucu olduğunu simgelemek adına inşa edilmiştir.

Athena; Atina kentinin yönetimini mızrağını vurarak topraktan çıkardığı zeytin ağacı sayesinde kazanmıştır. Zeytin ağacı; barışı ve bereketi sembol etmesi sebebi ile yönetim Athena’ya verilmiştir. Ayrıca Odysseia destanında da adı geçen Athena; Truva Savaşı sırasında Akhaların yardımına koşarak, tahta atın yapımına yardım etmesi ile bilinmektedir.

Yunan Mitolojisi Aşk Tanrısı Kimdir?

Yunan mitolojisi Aşk Tanrısı; Yunan mitolojisinde Eros olarak tasvir edilmektedir. Aşk tanrısı olduğu gibi; şehvet ve cinselliğin de sembolü olan Eros; insanları birbirine aşık eden ok ve yay ile sembolize edilmektedir. Afrodit; kadınların erkeklere olan aşkını temsil ederken Eros; erkeğe duyulan aşkı temsil etmektedir. Yaratılıştan itibaren dünyada olan Eros; Gaia, Uranus ve Tartaros’un dördüncüsü olarak kabul edilmektedir.

Bazı kaynaklar ise Eros’un; Afrodit ve Ares’in yasak aşkından doğan oğulları olduğunu ileri sürmektedir. Üreme işlemi için de tapılan Eros; sonsuz üremeyi sağlayacak gibi tasvir edilmektedir. Mitolojide kanatlı olarak resmedilen Eros’un oku; insanları birbirine aşık etmeye yarasa da kendisine hiçbir faydası olmamaktadır. Bir rivayete göre; Zeus’un babası Kronos tarafından kanatlarının kesildiği anlatılmaktadır.

Yunan Mitolojisi Aşk Tanrısı Ve Psyche

Yunan mitolojisi Aşk Tanrısı Eros; ok ile insanları birbirine âşık etmekte ve böylece üremeyi sağlamaktadır. Ancak taşıdığı ok kendisi için herhangi bir fayda sağlamamaktadır. Sonsuz aşkı Psyche ile tasvir edilen Eros; yeryüzünde bulunan aşkın somut kanıtı olarak anlatılmaktadır. Psyche; Milet kralının kızları arasında üçüncü olan ve en güzel olandır.

Psyche o kadar güzeldir ki güzelliğini gören herkes aşk ve güzellik tanrıçası Afrodit’in varlığını unutmaktadır. Bunu fark eden Afrodit; öfkesinden deliye döner. Eros’u çağırır ve Psyche’yi gelmiş geçmiş en çirkin yaratığa tutkuyla bağlamasını ister. Milet kralı bu haber karşında oldukça üzülse de tanrıçaya karşı gelmeyi göze alamaz ve kızını Dilek Dağında bir kayanın üzerine, yaratığın gelip alması için bırakır. Ancak oraya giden Eros; Psyche’ye âşık olur.

Yunan Mitolojisi Aşk Tanrısı Ve Psyche’nin Sonsuz Aşkı

Yunan mitolojisi Aşk Tanrısı Eros; gördüğü an aşık olduğu Psyche’yi sarayına getirir. Ancak Psyche’ye yüzünü hiç göstermez. Bu iki aşık bu sebeple daima karanlıkta birlikte olurlar. Ancak Psyche’nin kıskanç kardeşleri; aşık olduğu bu adamın bir yaratık olabileceğini o yüzden mutlaka yüzüne bakması gerektiğini söyleyerek Psyche’yi kandırırlar.

Bir gece Eros; Psyche’nin kollarında uykuya dalar. Sessizce kalkıp kandili bu adamın yüzüne tutan Psyche; gördüğü manzara karşısında büyülenir. Ancak Eros uyanır ve ihanete uğradığını düşünerek sarayı terk eder. Bunun üzerine Psyche; Afrodit’ten yardım ister. Afrodit; Psyche’ye yeraltında bulunan Persephone’nin kutusunu almasını emreder. Kutuyu aldıktan sonra açarak sonsuz bir uykuya dalan Psyche; Eros tarafından bulunur ve iyileştirilir. Eros ve Psyche; sonsuz aşklarına yeniden kavuşur.

Yunan Mitolojisi Aşil Kimdir?

Yunan mitolojisi Aşil; Yunan mitolojisinde dünyanın en büyük savaşçısı olmakla birlikte çeyrek tanrı olarak adlandırılmaktadır. Yarı tanrı bir baba ve bir su tanrıçasının birleşmesi ile dünyaya gelmiştir. Aşil yetiştirilmek üzere yarı at yarı insan olan Kheiron’a verilir. Kheiron; Sentorlar arasında en bilge olandır. Kheiron; Aşil’i birçok konuda eğitir.

Binicilik, at sürme, savaşmanın yanı sıra güzel konuşma, müzik gibi konularda da eğitilen Aşil; Kheiron tarafında ilik ile beslenir. Bu sayede oldukça güçlü olan Aşil’in tek zayıf noktası ise; sol ayak topuğudur. Öfkesi ve savaşçı ruhu ile bilinen Aşil; Troya Savaşının önde gelen isimlerinden olması sebebi ile birçok efsane ve mite konu olmuştur.

Yunan Mitolojisi Aşil Ve Ölümsüzlük Hikâyesi

Yunan mitolojisi Aşil; Troya Savaşında Yunan askerlerini komuta eden korkusuz ve cesur bir asker olarak tasvir edilmektedir. Aşil’i ölümlü kılan tek noktası ise sol ayak topuğudur. Yarı tanrı ve su perisinin birleşmesinden doğan Aşil; ölümlüdür. Annesi Thetis; oğlunun da kendi gibi ölümsüz olmasını istemektedir. Bu sebeple Aşil’i; ölümsüzlük nehri denilen Styx’e götürür. Küçük bir çocuk olan Aşil’i; sol ayağından yakalayarak nehre daldırır. Tüm bedeni ölümsüzlük ile taçlandırılan Aşil’in yalnızca sol ayak topuğu suya değmemiştir. Aşil; ancak sol ayak topuğundan vurulursa ölecek bir kahramana dönüşmüştür.

Bir diğer mite göre ise annesi Thetis; tüm çocuklarını ölümsüz yapabilmek için ateşin üzerine tutmaktadır. Diğer tüm çocukları yanarak can veren Thetis; Aşil’i ateşe tuttuğu an babası görür ve Aşil’i ölmekten kurtarır. Ancak sol ayağı yanmıştır. Kheiron; Aşil’in sol bacak kemiğinin yerine bir dev kemiği koyar. Bu sebeple Aşil; hızlı bir koşucuya dönüşmüştür.

Yunan Mitolojisi Aşil Ve Ölümü

Yunan mitolojisi Aşil; aşık olduğu Polyksena’ya ancak sol topuğundan vurulursa öleceğini açıklar. Güvendiği aşkı ise savaş sırasında vahşice öldürdüğü Troilos’un kardeşidir. Gizli bir plan yapan Polyksena; barış imzalaması için Aşil’i ikna eder.

Silahsız ve çıplak ayakları ile tapınağa gelen Aşil; Paris tarafından zehirli bir ok ile sol ayak topuğundan vurulur. Orada can veren Aşil’in yanı sıra Paris; tapınakta bulunan tüm rahipleri de öldürür. Troya Savaşında gösterdiği kahramanlık ile tasvir edilen Aşil’in ölümü; Yunan mitolojisinin trajik efsaneleri arasında en bilinenidir.

Yunan Mitolojisi Artemis Kimdir?

Yunan mitolojisi Artemis; Yunan mitolojisinde avcılık ve kır tanrıçası olarak tasvir edilmektedir. Ok-yay, geyik gibi figürler ile simgelenen Artemis; Zeus ve Leto’nun kızıdır. Apollon’un ikiz kardeşi olan Artemis; kardeşinden bir gün önce doğmuştur. Bu yüzden annesine kardeşini doğurmasında yardım eden Artemis; annesinin çektiği acı karşısında oldukça üzülerek bakirelik yemini etmiştir. Birçok efsane ve mite konu olan Artemis; saf ışığı temsil etmektedir.

Sarışın ve alımlı görünümü ile dikkat çeken Artemis; bakirelik yemini ettiği için ona ibadet edenlerin günahtan kaçınma zorunluluğu bulunmaktadır. Avcılar; Artemis’e itaat ettiklerinde ölümsüz ile onları taçlandırdığı tasvir edilmektedir. Doğa ve hayvanlara olan tutkusu ile bilinen Artemis’in; bakireliğinden erkekler için vazgeçen ve gebe kalan kadınları da oku ile öldürdüğü rivayet edilmektedir.

Yunan Mitolojisi Artemis Ve Orion

Yunan mitolojisi Artemis; bakirelik yemini etmiş bir tanrıçadır. Bu yüzden erkeklerden uzak duran Artemis; Orion adında bir genç avcıya gönlünü kaptırır. Artemis’in aşkı o kadar büyüktür ki yemininden bile vazgeçmeyi düşünmektedir. Ancak kardeşi Apollon; bu duruma şiddetle karşı çıkmaktadır. Artemis’i kararından döndüremeyen Apollon; bu sıradan avcıyı öldürmek ister. Ancak bunu kendisinin yapması kardeşinin düşmanlığına sebep olacağı için farklı bir plan yapar.

Orion; bir gün dereye girer ve Apollon’a yakalanır. Artemis’i av bahanesi ile kandırarak ormana götüren Apollon; derede bulunan noktayı vurmasını Artemis’e söyler. Bunun üzerine Artemis; okunu hedef alır ve derede yüzen noktayı vurur. Ancak baktığında bu noktanın delicesine aşık olduğu Orion olduğunu görür. Sevdiği adamı öldürdüğü için derin bir hüzne boğulan Artemis; babası Zeus’tan Orion’u bir yıldız yapmasını ister. Zeus ise kızının hüznü karşısında bu isteğini kabul eder ve Orion’u bir yıldıza dönüştürür.

Yunan Mitolojisi Artemis Ve Mitler

Yunan mitolojisi Artemis; birçok mit’te adı geçen av ve doğa tanrıçasıdır. Bu mitler arasında en bilineni ise; av sırasında yanlışlıkla Artemis’in geyiğini vuran Agamemnon’un hikâyesidir. Agamemnon; Artemis’in geyiklerinden birini vurduğu için Artemis çok öfkelenir. Agamemnon’a yaptığını telafi etmesi için kızı İphigeneia’yı kurban etmesini emreder.

Bu durum karşısında oldukça üzülen Agamemnon’un kızını kurban etmekten başka çaresi yoktur. Kızını sunağa yatırıp boğazına keskin bıçak dayayan Agamemnon’u izleyen Artemis; kıza acır ve onu göğe yükseltir. Sunağa ise bir geyik koyarak Agamemnon’u affeder.

 

Yunan Mitolojisi Ares Ne Tanrısıdır?

Yunan mitolojisi Ares; Zeus’un oğlu olmakla birlikte, savaş tanrısı olarak bilinmektedir.  Aynı zamanda Sparta’nın da baş tanrısı ve yöneticisidir. Zeus ve Hera’nın birleşmesinden doğan Ares; 12 Olympos tanrılarından da biridir. Kalkan, mızrak, miğfer gibi eşyalar ile simgelenmektedir. Hephaistos ile evli olan Afrodit ile yaşadığı gönül ilişkisi yüzünden Olympos tanrılarına alay konusu olmakla bilinmektedir. Yunan mitolojisinde önemli rolleri vardır.

Athena ile sürekli bir mücadele halinde olan Ares; oldukça vahşi olması ve sağduyusuz olması sebebi ile çok kez Athena’ya yenilmiştir. Birçok efsane ve hikâyede adı geçen Ares; Hephaistos, Angelos, Hebe ve Eileithyia’nın kardeşidir.

Yunan Mitolojisi Ares Ve Troya Savaşı

Yunan mitolojisi Ares; kardeşinin karısı Afrodit ile ilişkisi öğrenilince Troya’ya kaçmıştır. Burada Troya halkı ile birlikte savaşa katılınca; Hera’nın dikkatini üzerine çeker. Hera; savaşa katılmak ve Ares’e karşı savaşmak için Zeus’tan izin ister ancak Zeus onun yerine savaşa Athena’yı gönderir. Savaşması ve Ares’e saldırması için yüreklendirilen Diomedes; Ares’in mızrağının elinde düşmesi üzerine ona saldırır ve Ares’i yaralamayı başarır. Bu sebeple Ares; savaştan geri çekilme kararı alır.

Troya Savaşında gerçekleşen bir diğer efsane ise şu şekildedir; Ares, Troya Savaşına katılarak önüne geleni öldürmekte ve bundan büyük bir keyif almaktadır. Bu sırada oğlu Kyknos ise kafataslarından babasını onurlandırmak adına bir piramit inşa etmektedir. Piramit’in zirvesini tamamlamak üzere olan Kyknos’un tek bir kafatasına ihtiyacı vardır. O esnada oradan geçen Herkül’e meydan okuyan Kyknos; Herkül tarafından öldürülür. Oğlunun ölüm haberine çok sinirlenen Ares; savaş arabasına atlar ve oğlunun intikamı için Herkül’e meydan okur ancak başarılı olamaz.

Yunan Mitolojisi Ares Ve Esaret

Yunan mitolojisi Ares; Poseidon’un oğulları Othos ve Ephialtes’i öldürmesi için Zeus tarafından görevlendirilir. Bu iki gigant; tanrılara savaş açmış ve üzerine tanrıçalar arasında en güzel olan Afrodit ve Zeus’un karısı Hera’yı da isteyerek Zeus’un onurunu zedelemişlerdir. Bunun üzerine savaş meydanına giden Ares; bir an kalkanını indirince gökten kayan devasa kayalardan biri başına isabet etmiştir.

Olduğu yerden bayılan Ares; iki gigant tarafından bir küpün içine hapsedilir. Tanrılar arasından sevilmemesine rağmen Zeus’un onurunu kurtarmak için savaş meydanına katılan Ares’i; haberci tanrı Hermes 13 ay sonra Ares’i ölmek üzereyken küpün içerisinde bulur ve hayatını kurtarır.

Yunan Mitolojisi Apollon Kimdir?

Yunan mitolojisi Apollon; ışığın, müzik ve sanatın tanrısıdır. Ayrıca kehanetinde tanrısı olan Apollon; Zeus ve Leto’nun birleşmesinden dünyaya gelmiştir. Sarışın ve yakışıklı bir erkek olarak tasvir edilen Apollon; ok-yay, lir, defne gibi figürler ile sembolize edilmektedir. Apollon; avcılık ve ay tanrıçası Artemis’in ikiz kardeşi olarak Yunan mitolojisinde yer almaktadır.

Yunan Mitolojisi Apollon Ve Özellikleri

Yunan mitolojisi Apollon; Zeus ve Leto’nun birleşmesi ile dünyaya gelen ikiz çocuklardan biridir. Leto; doğum esnasında önce Artemis’i dünyaya getirmiştir. Apollondan bir gün önce dünyaya gelen Artemis; doğum esnasında annesine yardım ederek, Apollon’un doğumunda yer almıştır. Birbirlerinin oldukça zıttı kardeşlerdir.

Apollon; müziğin ve sanatın tanrısıdır. Çaldığı lir ile kendine herkesi hayran bırakmaktır. Bunun yanı sıra Apollon tıpkı kız kardeşi Artemis gibi ok ve yay konusunda da üstün yeteneklere sahiptir. Sağlık ve arınma tanrısı olarak bilinen Apollon’un heykelleri; veba gibi ölümcül salgınları önlemesi amacı ile şehir girişlerine konulurdur.

Apollon; Yunan mitolojisinde sağlıkça tanrısı olarak geçen Asklepion’un da babasıdır. Bunun yanı sıra kehanet konusunda da üstün yetenekleri olan bir tanrıdır. Apollon bu özelliğini; Python’u öldürmesinden sonra kazanmıştır. Apollon; görünüş itibari ile sakin ve naif bir hava verse de Apollon’un öfkesi birçok efsane de konu olmuştur.

Yunan Mitolojisi Apollon Ve Satir Marsyas

Yunan mitolojisi Apollon; sanatın ve müziğin tanrısı olarak da rivayet edilmektedir. Athena; bir gün tanrıların bulunduğu bir şenlikte geyik kemiğinden bir flüt çalar. Herkes bu ses karşısında büyülense de Afrodit ve Hera; Athena ile alay eder. Bunun nedeni anlamak için ormana giden Athena; flüt çaldığı esnada suda yansımasını görür.

Yansıması çok gülünç olduğu için Afrodit ve Hera’nın onunla neden dalga geçtiklerini anlar. Bu flütü atar ve çalacak olanı da lanetler. Satir Marsyas; ormanda gezindiği esnada bu flütü bulur. Çalmaya başladığı an ise herkes büyülenir ve tanrı Apollon’un lirinden bile güzel bir ses olduğunu söylemeye başlarlar. Bunu duyan Apollon bir yarışma düzenler. Ancak yarışma berabere biter.

Apollon; çalgıları ters çevirip çalanın yarışmayı kazanacağını söyler. Flütü ters çalamayan Satir Marsyas kaybeder ve Apollon; satirin derisini yüzerek onu bir çam ağacına çivileyerek cezalandırır.

Yunan Mitolojisi Afrodit Ne Tanrısıdır?

Yunan mitolojisi Afrodit; aşk ve güzellik tanrıçası olarak bilinmektedir. Mitolojinin kuruluşunda önemli bir rolü olan Uranus; oğlu Kronos tarafından ihanete uğrayarak hadım edilmiştir. Uranus’un denize düşen cinsel organından doğan Afrodit; güzelliği, alımı ve ihtişamı ile göz kamaştırıcıdır. Afrodit’in doğumu üzerine söylenen bir diğer efsane ise; Zeus ve Okeanos kızı Dione’den doğduğudur.

Afrodit; deniz kabuğu, gül, güvercin ve kuğu ile simgelenir. Yunan mitolojisinde; Olympos tanrıları arasında yer alan Afrodit; takan her kadını dünyanın en güzel, çekici ve alımlı kadını haline dönüştüren büyülü bir memeliğe de sahiptir. Afrodit’in alayında ise güzellikleri ile dikkat çeken bereketi ve zarafeti sembolize eden Horalar, Hymenaios ve Kharitler yer almaktadır.

Yunan Mitolojisi Afrodit Ve Hayatı

Yunan mitolojisi Afrodit; güzelliği ile dikkat çekmesi sebebi ve karşı koyamadığı tutkuları yüzünden pek çok ölümlü ile birlikte olmuştur. Afrodit; zorla evlendirildiği çirkin ve topal Hephaistos’u birçok kez aldatmıştır. Savaş tanrısı Ares’e olan aşkı ile tasvir edilen Afrodit; Ares ile gizli bir aşk yaşamaktadır. Mitolojiye göre; aldatıldığını fark eden Hephaistos, Ares ve Afrodit’i yakalamış ve kaçmalarını engellemek için de üzerlerine büyük bir ağ atmıştır.

Olympos tanrılarını çağıran Hephaistos; Tanrıları şahit kılmak istemiştir ancak bu durum karşısında tanrıların alay konusu olmuştur. Bu sırada ağı kaldıran Poseidon sayesinde aşıklar oradan kaçmayı başarmışlardır. Afrodit; Ares’ten Phobos, Deimos ve Harmonia isimli üç çocuk dünyaya getirmiştir. Afrodit’in Hephaistos’u aldattığı bir diğer tanrı ise Hermes’tir. Hermaphroditos; Afrodit’in Hermes ile ilişkisinden dünyaya gelen çocuğudur.

Yunan Mitolojisi Afrodit Ve Efsaneleri

Yunan mitolojisi Afrodit; önemli ve geniş bir yere sahiptir. Olympos tanrıları arasında yer alan Afrodit; güzelliği ve aşkı simgelediği gibi birçok efsaneye de konu olmayı başarmıştır. Bunlardan en bilineni Troya Savaşının başlamasına neden olmasıdır.

Üzerinde ‘en güzeline’ yazan altın elmayı kendisine vermesi için dünyanın en güzel kadını Helen’i vadeden Afrodit; Paris tarafından seçilerek altın elmayı kazanmıştır. Helen’i Paris’e vermesi ile de Troya Savaşı başlamıştır. Kendine ibadet etmeyenlere karşı acımasızlığı ile bilinen Afrodit; Suriye kralının kızını lanetleyerek babasına aşık etmiştir. Bu çarpık ve yasak ilişkiden ise en güzel ölümlü Adonis doğmuştur.